Futbol taraftarla güzel… Görsel zevkin olmazsa olmazı tribünler. Bu izleyen için de böyle, oynayan içinde…
Tribünler sessiz ve renksizdi. İlk yarı ortaya konan futbol içinde aynı şey söylenebilir. İkinci yarı tribünler de yine renk yoktu ama İ.Kubilay Yavuz’la oyun renk geldi…
Günü kurtarma kurnazlığına sapmaya, disiplini ön planda tutan iyi bir takıma karşı oynadık. 2-0 geriye düştüklerinde dahi bu gerçek değişmedi. Ligin orta halli takımlarından olmalarına rağmen karşılaşmanın büyük bölümünde ‘denk güçlerin mücadelesi’ şeklinde görüntü hâkimdi.
Tatsız, temposuz, pozisyon kısırı ilk yarı... Attığımızdan çok kaçırdığımız ikinci yarı… Oyun anlayışı anlamında pek farkı olmayan, skor anlamında farklı resim sergileyen bir karşılaşma izledik…
Başlama vuruşundan son düdüğe kadar oyun üstünlüğü bizdeydi. Hediye ettiğimiz penaltı dışında, doksan dakika boyunca rakibe sadece tek pozisyon verdik.
Soyunma odasında ki uyarılar işe yaramış olacak ki 2.yarıya golle ve fırtına gibi başladık. Yirmi dakikada biri penaltıdan iki gol bulduk. Her ikisinde de Burak Çalık imzası vardı. Usta ayak bu karşılaşmada da farkını gösterdi.
Rahattık... Her şey istediğimiz gibi gidiyordu. İkinci yarı pozisyonu dahi olmayan rakibe penaltı hediye etmemiz ufak yollu da olsa stres yapmadı desek yalan olur…
Şampiyonluk şarkılarımız için geri sayım devam ediyor…
Tribünler sessiz ve renksizdi. İlk yarı ortaya konan futbol içinde aynı şey söylenebilir. İkinci yarı tribünler de yine renk yoktu ama İ.Kubilay Yavuz’la oyun renk geldi…
Günü kurtarma kurnazlığına sapmaya, disiplini ön planda tutan iyi bir takıma karşı oynadık. 2-0 geriye düştüklerinde dahi bu gerçek değişmedi. Ligin orta halli takımlarından olmalarına rağmen karşılaşmanın büyük bölümünde ‘denk güçlerin mücadelesi’ şeklinde görüntü hâkimdi.
Tatsız, temposuz, pozisyon kısırı ilk yarı... Attığımızdan çok kaçırdığımız ikinci yarı… Oyun anlayışı anlamında pek farkı olmayan, skor anlamında farklı resim sergileyen bir karşılaşma izledik…
Başlama vuruşundan son düdüğe kadar oyun üstünlüğü bizdeydi. Hediye ettiğimiz penaltı dışında, doksan dakika boyunca rakibe sadece tek pozisyon verdik.
Soyunma odasında ki uyarılar işe yaramış olacak ki 2.yarıya golle ve fırtına gibi başladık. Yirmi dakikada biri penaltıdan iki gol bulduk. Her ikisinde de Burak Çalık imzası vardı. Usta ayak bu karşılaşmada da farkını gösterdi.
Rahattık... Her şey istediğimiz gibi gidiyordu. İkinci yarı pozisyonu dahi olmayan rakibe penaltı hediye etmemiz ufak yollu da olsa stres yapmadı desek yalan olur…
Şampiyonluk şarkılarımız için geri sayım devam ediyor…