Bir kez daha bizlere rahat bir maç izlemeyi çok gördünüz ya, helal olsun…
Rahatlatacak gol için 74 dakika sabrettik ancak son düdüğü yine diken üzerinde beklemek zorunda kaldık. Çünkü altı pas içinde rakibi boş bırakıp, topu izledik. Halı saha maçlarında dahi bu hata yapılmaz.
O da yetmezmiş gibi yüreğimiz ağzımızda son düdük öncesi serbest vuruş izledik.
‘Atanımız da ve tutanımız da günündeydi ‘ de denebilir, ‘kötü olduğumuz halde kazanmayı bildik’ de, ‘kötü oyun iyi sonuç’da…
En son orta sahamızın bu kadar rahat geçildiğini, kalemize bu kadar çok şut atılabildiğini ve bu kadar fazla pozisyon verdiğimizi anımsamıyorum…
Defans arkasına atılan her top tehlike yarattı. Ve nedense Hüseyin Eroğlu önlem almak için tam otuz dakika bekledi(!)
Rakip maça neredeyse golle başlıyordu ve birbirinin kopyası pozisyonla gole tekrar tekrar yaklaştı. Önlem almak için otuz dakika beklemek anlaşılır gibi değil.
Anlayamadığım diğer bir yanı ise Fofana’yı oyuna daha erken almayışı. Sahadaki varlığı, en azından birkaç oyuncunun çıkmasını engellerdi diye düşünüyorum.
Rakip Adanaspor’un oyuncu kalitesine, Y.Samsunspor’un tutuk oyununa bakarak; “her iki takımda puan sıralamasındaki yerine yakışmayan oyun ortaya koydu” denebilir…
Sadece tutuk değildik, pas yüzdemiz de yerlerde süründü.
Ara transfer dönemine rehber olması açından kazanmak ve ilk yarıyı ikinci bitirmek önemliydi. Moral bulduk, inancımız tazelendi…
Maç notlarım arasına ‘VAR iyi ki VAR’ cümlesi kurmuşum. Umarım bu cümle ileride beni mahcup etmez.
Rahatlatacak gol için 74 dakika sabrettik ancak son düdüğü yine diken üzerinde beklemek zorunda kaldık. Çünkü altı pas içinde rakibi boş bırakıp, topu izledik. Halı saha maçlarında dahi bu hata yapılmaz.
O da yetmezmiş gibi yüreğimiz ağzımızda son düdük öncesi serbest vuruş izledik.
‘Atanımız da ve tutanımız da günündeydi ‘ de denebilir, ‘kötü olduğumuz halde kazanmayı bildik’ de, ‘kötü oyun iyi sonuç’da…
En son orta sahamızın bu kadar rahat geçildiğini, kalemize bu kadar çok şut atılabildiğini ve bu kadar fazla pozisyon verdiğimizi anımsamıyorum…
Defans arkasına atılan her top tehlike yarattı. Ve nedense Hüseyin Eroğlu önlem almak için tam otuz dakika bekledi(!)
Rakip maça neredeyse golle başlıyordu ve birbirinin kopyası pozisyonla gole tekrar tekrar yaklaştı. Önlem almak için otuz dakika beklemek anlaşılır gibi değil.
Anlayamadığım diğer bir yanı ise Fofana’yı oyuna daha erken almayışı. Sahadaki varlığı, en azından birkaç oyuncunun çıkmasını engellerdi diye düşünüyorum.
Rakip Adanaspor’un oyuncu kalitesine, Y.Samsunspor’un tutuk oyununa bakarak; “her iki takımda puan sıralamasındaki yerine yakışmayan oyun ortaya koydu” denebilir…
Sadece tutuk değildik, pas yüzdemiz de yerlerde süründü.
Ara transfer dönemine rehber olması açından kazanmak ve ilk yarıyı ikinci bitirmek önemliydi. Moral bulduk, inancımız tazelendi…
Maç notlarım arasına ‘VAR iyi ki VAR’ cümlesi kurmuşum. Umarım bu cümle ileride beni mahcup etmez.