Geçen hafta A.Demirspor karşılaşmasında iki, bu hafta Altınordu karşısında bırakılan iki puan! Olacak iş değil…
Hangisini şanssızlık, hangisini beceriksizlik, hangisini ‘sevgisizlik’ olarak tanımlayalım?
Beceriksizliğimize mi kahrolalım, şanssızlığımıza mı yanalım, topun sevmediğine mi yakınalım?
Beceriksizdik lakin topu kaleye göndermek yerine maalesef yakın mesafeden bolca havayı dövdük.
Şanssızdık, çünkü direkler bir türlü geçit vermedi…
Öyle ki; karşılaşma bir ara ‘Nadir Çiftçi’yle direğin imtihanı’na döndü…
Top biraz sevecek, bunun yolu yok!
İlk yarı itibariyle bu sezon ne Altınordu’yu bu kadar kötü, ne de Y.Samsunspor’u bu kadar üretken izlemedim. İlk yarı; rakibin bir pozisyonuna karşı, tarihi fark yaratacak pozisyonlarımız vardı ancak tabelayı değiştirecek golü bir türlü bulamadık.
İlk yarı; gol ‘geliyorum’ diye o kadar çok sinyal verdi ki saymakla bitmez...
Gol sinyalini veriyor vermesine ama yakalama becerisini yanında hediye olarak sunmuyor. O iş size kalmış… Siz o beceriden yoksunsanız şayet; bu kez futbolun ‘atamayana atarlar’ kuralı hızla devreye giriyor ve beklemediğiniz anda topu ağlarınızda görüyorsunuz…
Siz havayı ve direkleri döverken, elin adamı iki savunmacının arasından vurduğu kafayla golü buluyor.
Dert bir değil vesselam…
Her iki yarı da iyiydik ne var ki ilk yarı ortaya koyduğumuz futbol umut vericiydi. Sadece gol yoktu. Atanımız da olduğunda daha umutlu olacağız…
Hangisini şanssızlık, hangisini beceriksizlik, hangisini ‘sevgisizlik’ olarak tanımlayalım?
Beceriksizliğimize mi kahrolalım, şanssızlığımıza mı yanalım, topun sevmediğine mi yakınalım?
Beceriksizdik lakin topu kaleye göndermek yerine maalesef yakın mesafeden bolca havayı dövdük.
Şanssızdık, çünkü direkler bir türlü geçit vermedi…
Öyle ki; karşılaşma bir ara ‘Nadir Çiftçi’yle direğin imtihanı’na döndü…
Top biraz sevecek, bunun yolu yok!
İlk yarı itibariyle bu sezon ne Altınordu’yu bu kadar kötü, ne de Y.Samsunspor’u bu kadar üretken izlemedim. İlk yarı; rakibin bir pozisyonuna karşı, tarihi fark yaratacak pozisyonlarımız vardı ancak tabelayı değiştirecek golü bir türlü bulamadık.
İlk yarı; gol ‘geliyorum’ diye o kadar çok sinyal verdi ki saymakla bitmez...
Gol sinyalini veriyor vermesine ama yakalama becerisini yanında hediye olarak sunmuyor. O iş size kalmış… Siz o beceriden yoksunsanız şayet; bu kez futbolun ‘atamayana atarlar’ kuralı hızla devreye giriyor ve beklemediğiniz anda topu ağlarınızda görüyorsunuz…
Siz havayı ve direkleri döverken, elin adamı iki savunmacının arasından vurduğu kafayla golü buluyor.
Dert bir değil vesselam…
Her iki yarı da iyiydik ne var ki ilk yarı ortaya koyduğumuz futbol umut vericiydi. Sadece gol yoktu. Atanımız da olduğunda daha umutlu olacağız…