Balıkesir galibiyeti ve Kocaelispor yenilgisinin ardından Keçiörengücü maçında kritik bir 90 dakika bizi bekliyordu. Deplasmandaki yenilginin bir yol kazası olduğunu göstermemiz, sahamızda alacağımız 3 puanla sıkıntılı bir döneme girmememiz, rotamızı zirveye çevirmemiz gerekiyordu.
Samsunspor, iki hafta önce Kocaelispor'a 1-0 kaybettiği maça göre 11'inde sadece bir değişiklikle sahada yer aldı. Eraldo Çinari'nin yerine sağ kanatta Fofana ilk kez kırmızı-beyaz-siyahlı formayı giydi.
Samsunspor oyuna iyi başlayamadı. Aslında Keçiörengücü'nün oyun anlayışı Samsun'un maçı erken koparmasına yarayacak gibi görünüyordu. Başkent ekibi ne Balıkesirspor gibi ceza alanımızdan ve orta sahadan başlayan presle bizi bozmaya çalıştı, ne de Kocaelispor gibi bize oynama alanı bırakmayan bir savunma anlayışındaydı.
Keçiörengücü savunmasında fazla adam bulundurmayı tercih etmedi, orta alanda üstünlük sağlayıp, ataklar geliştirmeyi tercih etti. Daha biz rakip kalede şut ya da tehlikeli bir atak bile geliştiremeden kalemizde bir iki korku yaşadık. Eze'nin golü yapamaması bizim için şanstı.
Dediğim gibi Keçiörengücü'nün oyun anlayışı, bize çok uygundu. Samsunspor'un Balıkesir maçını çözdüğü gibi fırsatlar bulmasına izin veriyordu. Nitekim Samsunspor iyi oynayamadığı bu dakikalarda bu sistemde ilk olumlu işi yaptığında golü de buldu.
22.dakikada Ali'nin savunmanın arkasına doğru attığı uzun pasta, Hasan topu Tomane'nin önüne indirdi. Tomane ceza alanı yayı içinden çok güzel vurdu. Top direkten dönerken, Hasan Kılıç takipçiliğinin karşılığını alan vuruşu yaptı.
Golden sonra hemen 2'yi de bulabilirdik ama Hasan, Ali'nin nefis pasında kaleciyi geçemedi. İlk yarının son anlarında ender gelişen organize ataklarımızın birisinde Tomane golü yapabilseydi, içeriye 2-0 ile girecektik. İlk golümüzde vuruşu direğe takılırken kendi adına o an için şanssız bir an yaşayan Tomane bu kez iyi bir şut çıkartamadı.
İkinci yarıya biraz daha iştahlı başladık. Gol atabilecek pozisyonları da bulabilirdik. Ama doğru karar verme noktasında özellikle son hamleleri ya pas verirken, ya da şut atarken yapamadık. Bu dakikalarda en net pozisyonda Fofana saç baş yoldurdu. Topu, deyim yerindeyse 'Hangar' gibi kale yerine auta attı.
66'ncı dakikanın başlarında Hasan Kılıç ile direği aşamayınca endişeli dakikalar başlayabilirdi. Çünkü böylesine maçlarda üst üste kaçan gollerden sonra yenebilecek bir gol hesabı karıştırmaya yetebilirdi.
Ama beklediğimiz ikinci gol bu şanssız anın ardından saniyeler sonra geldi. Mehmet Akyüz ceza alanı içinde top isteyen Tomane'ye nefis bir orta yaptı. Tomane hafif uçarak kafayı vurdu ve şeytanın bacağını kırdı, Samsun'da ilk kafa golüne imzasını attı. İlk yarı biterken net bir fırsatı harcayan, Tomane bu kez affetmeyen isimdi.
Tomane iyi bir maç çıkardı, olumlu işler yaptı, yeri geldi kanatlara kaydı, yeri geldi arkadaşlarına alan açtı, yeri geldi rakip savunmaya pres yaptı. İlk golde de payı büyüktü. Hepsine tamam... Ama asıl önemlisi Samsunspor santraforunun böyle pozisyonları bulduğunda golü yapması lazım. Tomane diğer olumlu işlerinin yanında bu golleri atmaya devam ederse, o zaman tadından yenmez!
Samsunspor hangi sistem ile oynuyor, bir ara karıştırdım. 4-2-3-1 ya da Hasan ileriye çıktığında 4-1-4-1 sistemiyle oynuyor göründük ama zaman zaman sahada 4-2-4-2 dizilişiyle oynuyoruz sandım. Ne o, ''kaleciyi de sayınca sahada 13 kişi mi oynadık?'' diyenler olabilir. Hayır, 13 kişi oynamadık ama sağ bek Ali, nazar değmesin hem sağ kanat, hem sağ forvet gibiydi. 3 mevkide birden olumlu işler yaptı. İlk golde Hasan'a attığı nefis pasla da kilidi açtı. Doğrusu bu üç mevki içinde en aksadığı yer de sağ bek oldu.
Osman sahanın en iyilerinden birisiydi. Çok çalıştı. Hücuma kalkmak isteyen rakiplere pres yaptı. Daha geride bir iki kritik hamle ile tehlike oluşturabilecek Keçiörengücü ataklarını kesti. Hasan önceki maçlarının aksine biraz daha önde oynadı. Bir gol attı, bir kez de direk engeli ona ''dur'' dedi. İyi çizgisini sürdürdü.
Yasin biraz tutuktu. Belki de ilk maçta beklentileri çok yukarı çıkarttı, beklentiler fazla olduğu için de bu performansı kötü görünüyor.
Boli 1-2 kritik hata yaptı, bu hataların faturası çok ağır olabilir. Dikkat etmesi lazım. Görmek istediğimiz Boli bu değil. Onu dışında savunma anlamında iyiydik. Eze gerçekten çok tehlikeli bir oyuncu. Savunmamız onu belki tam anlamıyla durduramadı, yavaşlattı, etkisini azalttı, gol attırmadı. Aykut çok kritik bir kurtarış, bir iki de iyi kurtarış yaptı.
Sahamızda ikide iki ile başladık. Şampiyonluk yolunda iç sahada kayıp yaşamamak önemli. Henüz ligin başı. Zaman zaman aksayan bir oyun ortaya koysak da, kaliteli ayaklarla kilitleri açmamız maçı lehimize çevirmemizi sağladı.
Hala eksik oyuncularımız bir hayli fazla. Onların da takıma katılmasını ve vereceği katkıyı merakla bekliyoruz.
Onların vereceği olumlu katkı, zirveye çevirdiğimiz rotanın şaşmamasını sağlayacaktır.
Samsunspor, iki hafta önce Kocaelispor'a 1-0 kaybettiği maça göre 11'inde sadece bir değişiklikle sahada yer aldı. Eraldo Çinari'nin yerine sağ kanatta Fofana ilk kez kırmızı-beyaz-siyahlı formayı giydi.
Samsunspor oyuna iyi başlayamadı. Aslında Keçiörengücü'nün oyun anlayışı Samsun'un maçı erken koparmasına yarayacak gibi görünüyordu. Başkent ekibi ne Balıkesirspor gibi ceza alanımızdan ve orta sahadan başlayan presle bizi bozmaya çalıştı, ne de Kocaelispor gibi bize oynama alanı bırakmayan bir savunma anlayışındaydı.
Keçiörengücü savunmasında fazla adam bulundurmayı tercih etmedi, orta alanda üstünlük sağlayıp, ataklar geliştirmeyi tercih etti. Daha biz rakip kalede şut ya da tehlikeli bir atak bile geliştiremeden kalemizde bir iki korku yaşadık. Eze'nin golü yapamaması bizim için şanstı.
Dediğim gibi Keçiörengücü'nün oyun anlayışı, bize çok uygundu. Samsunspor'un Balıkesir maçını çözdüğü gibi fırsatlar bulmasına izin veriyordu. Nitekim Samsunspor iyi oynayamadığı bu dakikalarda bu sistemde ilk olumlu işi yaptığında golü de buldu.
22.dakikada Ali'nin savunmanın arkasına doğru attığı uzun pasta, Hasan topu Tomane'nin önüne indirdi. Tomane ceza alanı yayı içinden çok güzel vurdu. Top direkten dönerken, Hasan Kılıç takipçiliğinin karşılığını alan vuruşu yaptı.
Golden sonra hemen 2'yi de bulabilirdik ama Hasan, Ali'nin nefis pasında kaleciyi geçemedi. İlk yarının son anlarında ender gelişen organize ataklarımızın birisinde Tomane golü yapabilseydi, içeriye 2-0 ile girecektik. İlk golümüzde vuruşu direğe takılırken kendi adına o an için şanssız bir an yaşayan Tomane bu kez iyi bir şut çıkartamadı.
İkinci yarıya biraz daha iştahlı başladık. Gol atabilecek pozisyonları da bulabilirdik. Ama doğru karar verme noktasında özellikle son hamleleri ya pas verirken, ya da şut atarken yapamadık. Bu dakikalarda en net pozisyonda Fofana saç baş yoldurdu. Topu, deyim yerindeyse 'Hangar' gibi kale yerine auta attı.
66'ncı dakikanın başlarında Hasan Kılıç ile direği aşamayınca endişeli dakikalar başlayabilirdi. Çünkü böylesine maçlarda üst üste kaçan gollerden sonra yenebilecek bir gol hesabı karıştırmaya yetebilirdi.
Ama beklediğimiz ikinci gol bu şanssız anın ardından saniyeler sonra geldi. Mehmet Akyüz ceza alanı içinde top isteyen Tomane'ye nefis bir orta yaptı. Tomane hafif uçarak kafayı vurdu ve şeytanın bacağını kırdı, Samsun'da ilk kafa golüne imzasını attı. İlk yarı biterken net bir fırsatı harcayan, Tomane bu kez affetmeyen isimdi.
Tomane iyi bir maç çıkardı, olumlu işler yaptı, yeri geldi kanatlara kaydı, yeri geldi arkadaşlarına alan açtı, yeri geldi rakip savunmaya pres yaptı. İlk golde de payı büyüktü. Hepsine tamam... Ama asıl önemlisi Samsunspor santraforunun böyle pozisyonları bulduğunda golü yapması lazım. Tomane diğer olumlu işlerinin yanında bu golleri atmaya devam ederse, o zaman tadından yenmez!
Samsunspor hangi sistem ile oynuyor, bir ara karıştırdım. 4-2-3-1 ya da Hasan ileriye çıktığında 4-1-4-1 sistemiyle oynuyor göründük ama zaman zaman sahada 4-2-4-2 dizilişiyle oynuyoruz sandım. Ne o, ''kaleciyi de sayınca sahada 13 kişi mi oynadık?'' diyenler olabilir. Hayır, 13 kişi oynamadık ama sağ bek Ali, nazar değmesin hem sağ kanat, hem sağ forvet gibiydi. 3 mevkide birden olumlu işler yaptı. İlk golde Hasan'a attığı nefis pasla da kilidi açtı. Doğrusu bu üç mevki içinde en aksadığı yer de sağ bek oldu.
Osman sahanın en iyilerinden birisiydi. Çok çalıştı. Hücuma kalkmak isteyen rakiplere pres yaptı. Daha geride bir iki kritik hamle ile tehlike oluşturabilecek Keçiörengücü ataklarını kesti. Hasan önceki maçlarının aksine biraz daha önde oynadı. Bir gol attı, bir kez de direk engeli ona ''dur'' dedi. İyi çizgisini sürdürdü.
Yasin biraz tutuktu. Belki de ilk maçta beklentileri çok yukarı çıkarttı, beklentiler fazla olduğu için de bu performansı kötü görünüyor.
Boli 1-2 kritik hata yaptı, bu hataların faturası çok ağır olabilir. Dikkat etmesi lazım. Görmek istediğimiz Boli bu değil. Onu dışında savunma anlamında iyiydik. Eze gerçekten çok tehlikeli bir oyuncu. Savunmamız onu belki tam anlamıyla durduramadı, yavaşlattı, etkisini azalttı, gol attırmadı. Aykut çok kritik bir kurtarış, bir iki de iyi kurtarış yaptı.
Sahamızda ikide iki ile başladık. Şampiyonluk yolunda iç sahada kayıp yaşamamak önemli. Henüz ligin başı. Zaman zaman aksayan bir oyun ortaya koysak da, kaliteli ayaklarla kilitleri açmamız maçı lehimize çevirmemizi sağladı.
Hala eksik oyuncularımız bir hayli fazla. Onların da takıma katılmasını ve vereceği katkıyı merakla bekliyoruz.
Onların vereceği olumlu katkı, zirveye çevirdiğimiz rotanın şaşmamasını sağlayacaktır.