Geldi üç puan…
Atanımız günündeydi, tutanımız idare, maç sonunda şans bizi terk etti, imdada bir kez daha Douglas Tanque yetişti…
Geçen haftaki taktiğimiz olan doğaçlama oyunu sergiledik. Sadece daha istekliydik. Anlayacağınız Bayram Bektaş’ın takımın başından gitmiş olması oyunumuza ne bir şey katmış, ne birşey eksiltmiş.
Karşılaşmaya tutuk başladık, yetmedi üzerine bir de gol ikram edelim dedik. Ne var ki Szumski ikram işine katılmadı. Topu rakibin ayağından ‘tereyağından kıl çeker gibi’ alarak rakibin maça golle başlamasını engelledi.
Doksan dakika boyunca topu birinci bölgeden çıkartmakta zorlandık. Doğrusunu isterseniz tecrübeli oyunculardan kurulmuş defans hattımızın, baskıyı görünce yaptığı hataları anlamakta zorlandım.
İlk yarı; mücadele vardı ancak oyunumuz pek tat vermedi. İkinci yarı mücadele gücümüze isteği de ekleyince daha iyi bir görüntü verdik.
Y.Samsunspor için çok şey ifade eden Moryke Fofana’nın; 58.dakikada oyuna girmesiyle, skordaki dengenin lehimize değişmesi umudumuz, Douglas Tanque ile karşılık buldu.
Özellikle ilk topun filelerle buluştuğu 63.dakikadan sonra hafızalardan kolay kolay silinmeyecek bir karşılaşma izledik. ‘Üç puanı kıl payı kaçırdık’ diye üzülürken galibiyet golünü bulmamız kolay unutulur mu?
Henüz ligin başında oyuncularla ilgili negatif yorum yapmanın doğru olduğunu düşünmüyorum. Ancak geçen hafta iyi oyun sergileyen ve çok beğendiğim Ali Kaan Güneren için bu hafta aynı şeyi söylemek zor.
Ahmet Sağat’ın doğru kadro içinde ve doğru pozisyonda oynatılmadığını düşünüyorum.
Birçok şeyin yerine oturması için gelecek teknik heyeti bekleyeceğiz. Bakalım eldeki ‘malzemeyi’ nasıl değerlendirecek…
Atanımız günündeydi, tutanımız idare, maç sonunda şans bizi terk etti, imdada bir kez daha Douglas Tanque yetişti…
Geçen haftaki taktiğimiz olan doğaçlama oyunu sergiledik. Sadece daha istekliydik. Anlayacağınız Bayram Bektaş’ın takımın başından gitmiş olması oyunumuza ne bir şey katmış, ne birşey eksiltmiş.
Karşılaşmaya tutuk başladık, yetmedi üzerine bir de gol ikram edelim dedik. Ne var ki Szumski ikram işine katılmadı. Topu rakibin ayağından ‘tereyağından kıl çeker gibi’ alarak rakibin maça golle başlamasını engelledi.
Doksan dakika boyunca topu birinci bölgeden çıkartmakta zorlandık. Doğrusunu isterseniz tecrübeli oyunculardan kurulmuş defans hattımızın, baskıyı görünce yaptığı hataları anlamakta zorlandım.
İlk yarı; mücadele vardı ancak oyunumuz pek tat vermedi. İkinci yarı mücadele gücümüze isteği de ekleyince daha iyi bir görüntü verdik.
Y.Samsunspor için çok şey ifade eden Moryke Fofana’nın; 58.dakikada oyuna girmesiyle, skordaki dengenin lehimize değişmesi umudumuz, Douglas Tanque ile karşılık buldu.
Özellikle ilk topun filelerle buluştuğu 63.dakikadan sonra hafızalardan kolay kolay silinmeyecek bir karşılaşma izledik. ‘Üç puanı kıl payı kaçırdık’ diye üzülürken galibiyet golünü bulmamız kolay unutulur mu?
Henüz ligin başında oyuncularla ilgili negatif yorum yapmanın doğru olduğunu düşünmüyorum. Ancak geçen hafta iyi oyun sergileyen ve çok beğendiğim Ali Kaan Güneren için bu hafta aynı şeyi söylemek zor.
Ahmet Sağat’ın doğru kadro içinde ve doğru pozisyonda oynatılmadığını düşünüyorum.
Birçok şeyin yerine oturması için gelecek teknik heyeti bekleyeceğiz. Bakalım eldeki ‘malzemeyi’ nasıl değerlendirecek…