Yılport Samsunspor, sezon başından bu yana ilk iki içine demir atan güçlü Ümraniyespor deplasmanına ilk 6'daki yerini ve iddiasını kuvvetlendirebilmek umuduyla çıktı.
Ümraniyespor her ne kadar ikinci sırada yer alsa da ligin 2. devresine istediği gibi bir giriş yapamadı. Sezon başında 7 maçlık periyotta sadece bir beraberlikle 2 puan yitirirken, kalan tüm maçlarını kazanan ev sahibi ekip, ikinci devrede aynı bölümde 3 galibiyet, 1 beraberlik ve 3 yenilgi alarak 11 puanlık kayıpla Samsunspor'un karşısına çıktı.
Teknik Direktör Fuat Çapa, eski formundan biraz uzak görünen Ümraniyespor maçına bir önceki 5-0'lık Denizlispor karşılaşmasının 11'i ile çıkmayı tercih etti.
Samsunspor maça geçen hafta Denizlispor karşısında olduğu gibi golle başlayabilirdi. Daha ikinci dakikada Osman'ın ortasında Tallo kafa vuruşunu iyi yapabilseydi 1-0'lık bir start işten bile değildi.
Oyunun başında bolca top kaybı yapan Ümraniye, ilerleyen dakikalarda organize ataklar geliştirerek tehlikeli olmaya çalıştı. Samsunspor da kaptığı toplarla ani ataklar yapmaya çalıştı.
Bunlardan birinde 11. dakikada Fofana rakibe pas arası yaparak topu kaptıktan sonra kaleciyle karşı karşıya vurmakta gecikti. Pozisyonun devamında kendini yerde buldu. Hakem burada Fofana'nın faul yaptığına hükmetti. Ama, sanki kalecinin eli Fofana'nın ayağına temas edip çekti. Hakem neye dayanarak faulü Fofana'nın yaptığına hükmetti anlayamadım.
38.dakika Samsunspor için dönüm noktasıydı. Her zaman bize korkulu anlar yaşatan, savunmanın arkasına atılan toplardan birisinde, Nurullah'ın Onur'a ceza alanına girerken yaptığı faul kırmızı kartı getirdi. Samsunspor biraz iyi oynamaya başladığı dakikalarda 10 kişi kalırken, Tallo mecburiyetten oyundan çıktı. Çapa, hücumdan bir isimden fedakârlık yaptı.
45+3'te, ilk yarının son bölümünde böyle golleri oldukça fazla kalesinde gören Samsunspor için belki de çöküşün başlangıcı olacak gol geldi. Onur, defansımızın seyrettiği pozisyonda topu ağlara göndermek için fazla zorlanmadı.
Devre biterken gelen golün ardından Teknik Direktör Fuat Çapa ikinci devreye Yunus Emre'nin yerine Cihan ile başlayarak, biraz daha hücuma yönelmek zorunda kaldı.
Samsunspor ikinci yarıya erken bir gol bulma umuduyla baskılı girmek istedi. Ama son paslarda oyunun başından itibaren bir türlü hedefi bulamayan Samsunspor, bu ataklarda tehlikenin yanına bile yaklaşamadı.
Derken 50. dakikada Ümraniye'ye bir gol ikramımız daha oldu. Korner atışında kaleci Alp ve savunma seyretti. Seyretmeyen ama topu çok iyi izleyen Bammou kafa ile skoru 2-0'a getirdi.
Skorun 2-0'a gelmesiyle 10 kişilik Samsunspor'un maçı çevirmesi olanaksızdı. Çünkü 11'e 11'de bile gol yediği maçları çevirmekte çaresiz kalan Kırmızı-beyaz-siyahlı takımın eksik oynadığı dakikalarda bunu yapması elbette mucize ötesi bir şey olurdu.
69'da Çapa kritik bir karar aldı. Aslında bu doğru bir karardı. Takımın sezon başından bu yana en etkili iki ismi olan Fofana ve Yasin gününde olmadıkları maçta oyundan iyice düşünce kenara geldiler. Yerlerine Kayamba ile Melih girdi.
Değişikliğin hemen ardından yine kötü gününde olan Tomane'nin asisti ve Samsun adına ayakta kalan belki de tek isim olan Hasan'ın şık golü geldi...
Bu gol Samsunspor'u ateşleyebilir miydi?..
Burada şuna değinmekten geçemeyeceğim. Geçen sezon da Samsunspor'u çok eleştirdik. Ama 9'ar kişi kaldığı iki maçı hatırlıyorum da; berabere bitirdiği Altınordu ve 2-0 kaybetmesine rağmen 9 kişi ile neredeyse kazanabileceği Giresunspor mücadelesinde en azından kırmızı kart görmeyen futbolcular formasının hakkını vermişti.
Ümraniyespor maçında formasının hakkını vermeyen futbolcu sayısı iki elin parmakları kadar (!) olunca kolay bir yenilgi de kaçınılmaz oldu. Yani Hasan'ın golünün ateşleyeceği barut bu maçta, bu takımda yoktu...
Bammou 80'de ''nokta'' dedi. Yine savunmanın hiçbir müdahalede bulunamadığı pozisyonda skoru 3-1'e getirdi. Bammou öylesine rahat bir gol attı ki; topu aldığında 3 metre çapında bir alanda etrafında onu rahatsız edecek Samsunsporlu bir oyuncu bile yoktu...
Samsunspor, Ümraniyespor karşısında oyunun genelinde geride kalıp, hızlı hücumlarla sonuca gitmeye çalıştı. Bu taktik Denizlispor maçında iyi çalıştı. Ne var ki; bu kez rakip Denizlispor değil, Ümraniye idi..
Üstelik pas hataları sonrası aynı taktiği Ümraniye bize karşı uyguladı. Nurullah da böyle bir atak sonrası zaten kırmızı gördü.
Denizlispor galibiyeti ile oluşturulan bahar havası çabuk bitti. Ümraniyespor maçı işin gerçek yüzünü ortaya çıkardı. Samsunspor bu kadar çok pas hatası yapmaya devam ettiği sürece, bu kadar gereksiz geri pasta ısrar ettiği sürece ve Fofana, Yasin, Tomane gibi skor getiren oyuncular oyuna katkı vermediği sürece Karadeniz ekibinin hedefe ulaşması zor.
Samsunspor'un önünde Menemenspor'u bir kenara bırakırsak yine zorlu maçlar var. Play-off yolunda Samsunspor ne yaparsa, çoğunluğu ilk 6 içerisinde ve hedefinde olan takımlarla oynayacağı bu süreçte yapacak. Ya da yapamayacak! Her şey formasının hakkını vermesini beklediğimiz futbolcuların elinde ve ayağında...
Ümraniyespor her ne kadar ikinci sırada yer alsa da ligin 2. devresine istediği gibi bir giriş yapamadı. Sezon başında 7 maçlık periyotta sadece bir beraberlikle 2 puan yitirirken, kalan tüm maçlarını kazanan ev sahibi ekip, ikinci devrede aynı bölümde 3 galibiyet, 1 beraberlik ve 3 yenilgi alarak 11 puanlık kayıpla Samsunspor'un karşısına çıktı.
Teknik Direktör Fuat Çapa, eski formundan biraz uzak görünen Ümraniyespor maçına bir önceki 5-0'lık Denizlispor karşılaşmasının 11'i ile çıkmayı tercih etti.
Samsunspor maça geçen hafta Denizlispor karşısında olduğu gibi golle başlayabilirdi. Daha ikinci dakikada Osman'ın ortasında Tallo kafa vuruşunu iyi yapabilseydi 1-0'lık bir start işten bile değildi.
Oyunun başında bolca top kaybı yapan Ümraniye, ilerleyen dakikalarda organize ataklar geliştirerek tehlikeli olmaya çalıştı. Samsunspor da kaptığı toplarla ani ataklar yapmaya çalıştı.
Bunlardan birinde 11. dakikada Fofana rakibe pas arası yaparak topu kaptıktan sonra kaleciyle karşı karşıya vurmakta gecikti. Pozisyonun devamında kendini yerde buldu. Hakem burada Fofana'nın faul yaptığına hükmetti. Ama, sanki kalecinin eli Fofana'nın ayağına temas edip çekti. Hakem neye dayanarak faulü Fofana'nın yaptığına hükmetti anlayamadım.
38.dakika Samsunspor için dönüm noktasıydı. Her zaman bize korkulu anlar yaşatan, savunmanın arkasına atılan toplardan birisinde, Nurullah'ın Onur'a ceza alanına girerken yaptığı faul kırmızı kartı getirdi. Samsunspor biraz iyi oynamaya başladığı dakikalarda 10 kişi kalırken, Tallo mecburiyetten oyundan çıktı. Çapa, hücumdan bir isimden fedakârlık yaptı.
45+3'te, ilk yarının son bölümünde böyle golleri oldukça fazla kalesinde gören Samsunspor için belki de çöküşün başlangıcı olacak gol geldi. Onur, defansımızın seyrettiği pozisyonda topu ağlara göndermek için fazla zorlanmadı.
Devre biterken gelen golün ardından Teknik Direktör Fuat Çapa ikinci devreye Yunus Emre'nin yerine Cihan ile başlayarak, biraz daha hücuma yönelmek zorunda kaldı.
Samsunspor ikinci yarıya erken bir gol bulma umuduyla baskılı girmek istedi. Ama son paslarda oyunun başından itibaren bir türlü hedefi bulamayan Samsunspor, bu ataklarda tehlikenin yanına bile yaklaşamadı.
Derken 50. dakikada Ümraniye'ye bir gol ikramımız daha oldu. Korner atışında kaleci Alp ve savunma seyretti. Seyretmeyen ama topu çok iyi izleyen Bammou kafa ile skoru 2-0'a getirdi.
Skorun 2-0'a gelmesiyle 10 kişilik Samsunspor'un maçı çevirmesi olanaksızdı. Çünkü 11'e 11'de bile gol yediği maçları çevirmekte çaresiz kalan Kırmızı-beyaz-siyahlı takımın eksik oynadığı dakikalarda bunu yapması elbette mucize ötesi bir şey olurdu.
69'da Çapa kritik bir karar aldı. Aslında bu doğru bir karardı. Takımın sezon başından bu yana en etkili iki ismi olan Fofana ve Yasin gününde olmadıkları maçta oyundan iyice düşünce kenara geldiler. Yerlerine Kayamba ile Melih girdi.
Değişikliğin hemen ardından yine kötü gününde olan Tomane'nin asisti ve Samsun adına ayakta kalan belki de tek isim olan Hasan'ın şık golü geldi...
Bu gol Samsunspor'u ateşleyebilir miydi?..
Burada şuna değinmekten geçemeyeceğim. Geçen sezon da Samsunspor'u çok eleştirdik. Ama 9'ar kişi kaldığı iki maçı hatırlıyorum da; berabere bitirdiği Altınordu ve 2-0 kaybetmesine rağmen 9 kişi ile neredeyse kazanabileceği Giresunspor mücadelesinde en azından kırmızı kart görmeyen futbolcular formasının hakkını vermişti.
Ümraniyespor maçında formasının hakkını vermeyen futbolcu sayısı iki elin parmakları kadar (!) olunca kolay bir yenilgi de kaçınılmaz oldu. Yani Hasan'ın golünün ateşleyeceği barut bu maçta, bu takımda yoktu...
Bammou 80'de ''nokta'' dedi. Yine savunmanın hiçbir müdahalede bulunamadığı pozisyonda skoru 3-1'e getirdi. Bammou öylesine rahat bir gol attı ki; topu aldığında 3 metre çapında bir alanda etrafında onu rahatsız edecek Samsunsporlu bir oyuncu bile yoktu...
Samsunspor, Ümraniyespor karşısında oyunun genelinde geride kalıp, hızlı hücumlarla sonuca gitmeye çalıştı. Bu taktik Denizlispor maçında iyi çalıştı. Ne var ki; bu kez rakip Denizlispor değil, Ümraniye idi..
Üstelik pas hataları sonrası aynı taktiği Ümraniye bize karşı uyguladı. Nurullah da böyle bir atak sonrası zaten kırmızı gördü.
Denizlispor galibiyeti ile oluşturulan bahar havası çabuk bitti. Ümraniyespor maçı işin gerçek yüzünü ortaya çıkardı. Samsunspor bu kadar çok pas hatası yapmaya devam ettiği sürece, bu kadar gereksiz geri pasta ısrar ettiği sürece ve Fofana, Yasin, Tomane gibi skor getiren oyuncular oyuna katkı vermediği sürece Karadeniz ekibinin hedefe ulaşması zor.
Samsunspor'un önünde Menemenspor'u bir kenara bırakırsak yine zorlu maçlar var. Play-off yolunda Samsunspor ne yaparsa, çoğunluğu ilk 6 içerisinde ve hedefinde olan takımlarla oynayacağı bu süreçte yapacak. Ya da yapamayacak! Her şey formasının hakkını vermesini beklediğimiz futbolcuların elinde ve ayağında...