Son oynadığı Rizespor maçında rakibin geri dönüşüne izin vererek sahadan boynu bükük ayrılan Samsunspor , İzmir ‘de, ‘O iş öyle değil, böyle olur’ dedi.
Hem de rakibinin ve de hakem olduğu iddia edilen kişilerin şiddetine maruz kalarak iki farklı yenilgiden skoru eşitliğe taşıyarak yaptı bu eylemi.
Göztepeli oyuncuların sert müdahaleleri karşısında adeta ring de dayak yiyen boksöre dönüştü takım. Darbelerden nasibini almayan kalmadı.
Ama her defasında da düşen ayağa daha güçlü kalktı.
Hakemler buna sessiz kaldı. Değil kırmızı , sarı bile göstermekten kaçındı. Hal böyle olunca rakip oyunculara daha da cesaret, kırmızı beyazlılarda hırs geldi.
Haftalardır Özlenen takımın şahsına münhasır oyunu nihayet gördük. Önde basan, çok koşan az hata yapan bir takım görüntüsü vardı.
Devre biterken yenen o şanssız gol moral bozdu. Telafisi olur derken ikinci gol geldi.
Ne yazık ki takımın en klas oyuncusu Drongelen’e denk geldi bu hataları yapmak. Varsın olsun, onun herkeste bir gönül hakkı var. Sadece üzüldük, ama kırılmadık.
Reis hocanın yaptığı değişiklikler ve içerdeki rotasyonlar cuk oturdu.
Takım rakibin üzerine çullandı. Sol kanattan yapılan ataklar etkisini hissettirdi. İlk gol Emre’nin müthiş ortasıyla, Kingsley’in penaltı noktasından çaktığı kafa şutuyla geldi.
Samsunspor kafasını çalıştırmaya devam etti. Zira sahadan asla boynu bükük ayrılma fikrini taşımıyordu. Uzatma dakikalarında bu kez Bola aynı bölgeden muz vari bir orta yaptı Drongelen şık kafa vuruşu skoru belirledi.
Sonuna kadar alın teri ile elde edilen bir puan ile eve dönüldü.
Taktik anlamda değerlendirildiğinde iki hocanın satranç oyunundaki gibi yaptığı hamlelerden Alman hoca Bulgar meslektaşını Mars etti.
Hakemler ne yaptı?
Çuvalladılar. Bu mesleği bilmediklerini bir kez daha ortaya koydular.
Hesaplayacak olursak, Samsunspor’un iki net penaltısı verilmedi. Rakipten iki oyuncunun direk kırmızı kartla atılması gerekiyordu, atılmadı. Göstermediği sarı kartlardan söz etmiyorum bile.
Maalesef bunlarla devam edilecek bu yol boyunca.
Rahmetli Erkan Yılaç’ın dediği gibi, Mehter marşıyla gelindi, İzmir marşıyla dönüldü.
Tebrikler takım.